Uluslararası vergi sistemini temelden değiştiren küresel asgari kurumlar vergisi, artık tüm dünyada faaliyet gösteren şirketlerin ana gündem maddesidir. Bu yeni düzenleme, özellikle çok uluslu şirketlerin vergi planlama stratejilerini yeniden değerlendirmelerini zorunlu kılmaktadır.
Küresel asgari kurumlar vergisi kavramı, temel olarak dev şirketlerin kârlarını vergisiz veya çok düşük vergili ülkelere aktarmasının önüne geçmeyi hedefleyen tarihi bir adımdır. Bu gelişme, uluslararası ticaretle bağı olan her işletmenin küresel asgari kurumlar vergisi dinamiklerini anlamasını ve geleceğe yönelik adımlarını bu yeni gerçekliğe göre atmasını gerektiriyor.
GloBridge olarak, bu karmaşık ve yeni vergi çağında, şirketinizin global stratejisini yasalara tam uyumlu ve maksimum verimlilikle yapılandırmanız için buradayız.
küresel asgari kurumlar vergisi bir engel değil, doğru stratejiyle yönetilmesi gereken yeni bir oyun planıdır.
Küresel Asgari Kurumlar Vergisi Nedir ve Kimi Hedefler?
Küresel asgari kurumlar vergisi, OECD öncülüğünde 140’tan fazla ülkenin üzerinde anlaştığı, çok uluslu işletmelerin vergi matrahını aşındırmasını (BEPS) önlemeye yönelik bir reformdur. Bu reformun en somut çıktısı, global bir vergi taban oranı belirlemesidir.
Bu kapsamda, küresel asgari kurumlar vergisi oranı %15 olarak belirlenmiştir. Yani çokuluslu işletmelerin, düşük vergileme yapılan veya hiç vergileme yapılmayan ülkelerdeki şube ve iştiraklerinin en az %15 oranında vergi yüküne katlanmaları amaçlanmaktadır.
Eğer bir şirketin iştirakinin bulunduğu ülkede ödediği efektif vergi oranı bu %15’in altındaysa, şirketin ana merkezinin bulunduğu ülke aradaki farkı ek vergi olarak tahsil etme hakkına sahip olacaktır.
Ama burada kritik bir ayrım bulunmaktadır: Küresel asgari kurumlar vergisi, her şirketi kapsamamaktadır.
Bu düzenlemenin hedefinde, yıllık konsolide cirosu 750 milyon Euro ve üzeri olan devasa çok uluslu şirket grupları yer almaktadır.
Bu durum, KOBİ’ler, start-up’lar ve bu ciro eşiğinin altındaki işletmeler için önemli fırsat pencereleri bırakmaktadır.
Şirketinizin bu düzenlemeden nasıl etkilendiğini veya etkilenmediğini netleştirmek için uzman ekibimizle bir değerlendirme toplantısı planlayabilirsiniz. Detaylı bilgi için bize ulaşın.
Yurt Dışı Şirket Kuruluşlarında Vergi Avantajı Stratejileri
Küresel asgari kurumlar vergisi tartışmaları, yurt dışında şirket kurmanın stratejik önemini azaltmamış, aksine doğru ve yasal bir yapılandırmanın ne kadar kritik olduğunu gözler önüne sermiştir. Vergi optimizasyonu, uluslararası rekabette ayakta kalmak ve büyümek için her ölçekten firmanın yasal hakkıdır ve bu hak, doğru stratejilerle etkin bir şekilde kullanılabilir.
Vergi optimizasyonu, uluslararası rekabette ayakta kalmak ve büyümek için her ölçekten firmanın yasal hakkıdır ve bu hak, doğru stratejilerle etkin bir şekilde kullanılabilir.
Bu stratejilerin temelinde ise “doğru ve yasal yapılandırma” prensibi yatar. Bu, sadece düşük vergili bir ülkede bir şirket tabelası asmaktan çok daha fazlasını ifade eder.
Doğru yapılandırma, şirketinizin faaliyet alanına, hedef pazarlarına, gelir modeline ve uzun vadeli vizyonuna en uygun hukuki ve finansal çerçevenin titizlikle oluşturulması demektir. Örneğin, bir e-ticaret firması için operasyonel kolaylıklar ve dijital altyapı sunan bir yetki alanı idealken, uluslararası danışmanlık hizmeti veren bir firma için prestij ve güçlü bankacılık sistemi öncelikli olabilir.
Finansal Optimizasyonun Ötesinde Stratejik Kazanımlar
Yurt dışında kurulan bir yapının sağladığı en somut fayda, şüphesiz %0 veya düşük oranlı vergi rejimleri sayesinde elde edilen finansal tasarruftur. Bu tasarruf, doğrudan şirketin kasasında kalarak bilançoyu güçlendirir. Ancak stratejik kazanımlar bununla sınırlı değildir. Elde tutulan bu ek sermaye, şirketiniz için adeta bir büyüme yakıtı görevi görür. Örneğin:
- İnovasyon ve Ar-Ge Yatırımları: Vergi yükümlülüklerine harcanacak kaynakları, ürün veya hizmetlerinizi geliştirmek, yeni teknolojilere yatırım yapmak ve pazarın bir adım önünde olmak için kullanabilirsiniz.
- Pazarlama ve Pazar Payı: Global pazarlarda rekabet etmek ciddi bir pazarlama bütçesi gerektirir. Elde edilen vergi avantajı, daha agresif pazarlama kampanyaları yürütmenize ve uluslararası alanda marka bilinirliğinizi artırmanıza olanak tanır.
- Nitelikli Yetenek Havuzuna Erişim: Şirketinizi uluslararası bir kimliğe büründürmek, dünyanın dört bir yanından en iyi yetenekleri şirketinize çekmenizi kolaylaştırır.
- Finansal Güvenilirlik ve Kredibilite: Uluslararası bir finans merkezinde yer alan, güçlü bir bilançoya sahip şirket, yatırımcılar, bankalar ve iş ortakları nezdinde daha yüksek bir kredibiliteye sahip olur. Bu durum, gelecekteki finansman ve kredi olanaklarına erişiminizi de kolaylaştırır.
Bu nedenle, yurt dışı şirket kuruluşunu sadece bir vergi optimizasyon aracı olarak değil, aynı zamanda şirketinizin global büyüme potansiyelini A’dan Z’ye destekleyen çok yönlü bir strateji olarak görmek gerekir.
Bu stratejinin her adımını doğru planlamak ve yasalara tam uyumla hayata geçirmek için profesyonel bir yol arkadaşına ihtiyacınız vardır. Global hedeflerinize giden bu yolda size nasıl destek olabileceğimizi öğrenmek için uzman ekibimizle bir görüşme planlayın.
Son Sözler Global Değişime GloBridge ile Liderlik Edin
Küresel asgari kurumlar vergisi, uluslararası iş dünyası için yeni bir dönemin başlangıcıdır. Bu yeni dönemde proaktif, bilgili ve stratejik adımlar atan şirketler rakiplerinin önüne geçecektir. Yurt dışında, doğru yetki alanında, hukuka uygun bir yapı ile var olmak; yalnızca bir vergi avantajı değil, aynı zamanda global pazarlara erişim, kurumsal prestij ve operasyonel esneklik demektir.
Şirketinizin potansiyelini uluslararası arenada en üst düzeye çıkarmak ve yeni vergi düzenlemeleri karşısında en doğru adımları atmak için GloBridge’in uzman ekibine güvenebilirsiniz. Size özel global yol haritanızı oluşturmak için daha fazla beklemeyin.
Daha detaylı bilgi ve kurumsal danışmanlık için ana sayfamızı ziyaret edin veya doğrudan bizimle iletişime geçin. Başarıya giden global yolculuğunuzda size rehberlik etmek için buradayız.
